Bazen ihtimaller insanları alır çok korkunç sokaklara bırakır. Neredeyse sokaklarından duman çıkan o meşhur sokaklara. Başına ne geleceğini bilememenin yanı sıra, tedirginlikle sokakları arşınlarken aslında ihtimallere girmeden yaşamın ne kadar sorunsuz olabileceğini geçirilir. İhtimallere inanmayarak tehlikeden arındırırsınız kendinizi hem. Hayatınızı kompleks nedenlere bağlamadan, minimal düzeyde ancak heyecansız ve boyutsuzluğuna hoh dersiniz... HOH!
-
Bu bazı bayramlar, özel günler vardır hani aziz isimleri ile dolup taşan. Beni en çok üzeni Aziz Patrick günü. O gün böyle madara edilmemeliymiş. Biraz da Pagan metinlerini yakmışlığından kaynaklanan kızgınlığım olsa da, zamanında aziz'liğine dayanan iyilikleri yok değil. Diğer üzeni Aziz Valentin: gözümüzde kırmızı kalpten öte değeri yok. Jean D'arch'ın azizeliği ise epikliğini koruyor her zaman. Bunları yazarken tepedeki dumanlara bakıyorum da, iyi ki azizler gelmiyor şimdi. Gelse de önce çok pis bir şekilde katledilmesi lazım gelir ki kilise sonradan ünlü yapsın.
Bizim de evliyalarımız var içimizde.
-
Echo and the Bunnymen'in 'Lips Like Sugar' şarkısı bana şu sıralar çıkan Almancı şarkıcıların şarkısı gibi geliyor.
-
Bu şakalı yazımı bitirmek istiyorum ama bir şekilde tutamıyorum kendimi. Elim yavaşça ilerleyip köşede kalbimin hızını düşürüyor: Taşikardi.
-
Memleketten ayrılıp bir an önce gurbet şarkılarıyla göğe manalı bakmak istiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder